Şuhut Belediye Başkanı Recep Bozkurt, on yıllık dönemde kendisini en mutlu eden projelerin yapılması en zor olan projeler olduğunu söyledi.

Şuhut Belediye Başkanı Recep Bozkurt, Şuhut'un Sesine özel, gündemle alakalı açıklamalarda bulundu. Geçmiş dönem çalışmaları, 31 Mart 2019 Yerel Seçimleri ve gelecek projeler hakkında bizlere açıklamalarda bulundu.

Sayın Başkan, geriye dönüp baktığınızda Belediye başkanlığınız açısından geçmiş on yılı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Malumunuz 2009'dan 2019'a kadar 10 yıllık süre içerisinde Şuhut Belediye Başkanlığı görevini icra ve ifa ettik. Çok şükür, bu süre içerisinde hakikaten ilçemize alt yapıdan üst yapıya, çevreden sağlığa, ağaçlandırmadan yeşil alanlara kadar hemen hemen her alanda ciddi ve büyük yatırımlar yaptık. Bu yatırımları yaptığımız ev ziyaretlerinde ve çeşitli toplantılarda da ifade ediyoruz; ifade etmekten de onur ve gurur duyuyoruz. Bu süreç içerisinde on altı yıllık AK Parti iktidarı döneminde Şuhut’umuza; köylerimiz ve beldelerimiz dahil beş yüz trilyonluk hükümet yatırımı almışız. Beş yüz trilyon ki bu benim ifademden ziyade Sayın Bakanımız Veysel Eroğlu’nun tespit etmiş olduğu bir rakamdır. Çalışma yapılmış ve üzerinde hassasiyetle durularak tespit edilmiş rakamlar bunlar.

Ayrıca bunun üzerine bir de belediyemizin on yıllık süre içerisinde yetmiş trilyonluk yatırımı var. Sadece cari giderler, personel giderleri, elektrik ödemesi, abonelik ödemeleri falan değil bizzat bizim yatırım giderimiz. Yoksa cari giderlere bakacak olursak, bizim yıllık şu an Şuhut belediyemizin bütçesi 30 trilyon hemen hemen 22  -  23 trilyonu zaten cari gider.

Sayın Başkan şu an belediyenin herhangi bir borcu var mı?

Şu anda İller Bankası'na bir miktar borcumuz var. Daha önceden de Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)'na, Maliye’ye 2009'da devraldığımızda müteahhitlere olan borcumuz vardı. Çok şükür Maliye’ye olan borcumuzu bitirdik. Bugünün rakamları ile iki buçuk trilyon borcu bitirdik. Tek sıkıntımız SGK ödemeleriniz. Onda da 2009’dan 2011-12'ye kadar ödeyemedik çünkü ne bütçede paramız vardı ne de ödeme imkanımız vardı. O zamana kadar borç artmaya devam etti. Ondan sonra hükümetimizin çıkarmış olduğu yasa ile yapılandırmaya müracaat ettik. O vesileyle borçlarımızı şu an ödemeye devam ediyoruz. Bir de en son İller Bankası'ndan kredi kullanmak zorunda kaldık. Malum bu sene içerisinde bilhassa sadece dört trilyonluk parke taşı işi yaptık ve iki trilyona da asfaltlama işi yaptık.

Bunun dışında mevcutta başka bütçemiz olmadığı için İller Bankası'ndan gayet uygun şartlarda, gayet ucuz maliyetli kredi kullanmak suretiyle çok şükür halkımızın da birinci kalite asfalt yollarda yürümesine vesile olduk. Bunun haricinde on yıllık süre içerisinde sekiz trilyonluk içme suyuna yatırımı yaptık. Biz göreve geldiğimizde bırakın üçüncü dördüncü katlara su çıkarmayı ikinci katlara dahi su verilemiyordu. Günlük ortalama on adet şebekemizde patlama vakası yaşanıyordu. Bizim şebekemize verdiğimiz suyun üçte ikisi oranında kayıp kaçak vardı. Kayıp ve kaçağımız haddinden fazla idi. Ancak bugün geldiğimiz noktada kayıp kaçak oranını en minimum seviyeye düşürdük çok şükür. İçme suyu ile ilgili çalışmalarımız geçen yıla kadar devam etmişti. Doğal gaz çalışmalarına başlamadan önce merkezimizde, çarşımızda bir arıza oluyordu; biz şebekeyi bulamıyorduk. Arkadaşlar kazıyor ama iki metrede ama üç metrede şebeke çıkıyordu. Küflenmiş, paslanmış, dağılmış bir şebeke. Cesaret edilemeyen işlere biz bu dönemde cesaret ettik. Hem kanalizasyonu hem içme suyunu yaptık. Çünkü alt yapı yatırımı hakikaten zor bir yatırım. Evet, halkımız suyu kesintisiz içmek istiyor, kanalizasyon şıkır şıkır aksın istiyor. Bende istiyorum ancak bunda bir arıza varsa bunu gidermek lazım. Şebekede bir sıkıntı varsa, yorulma varsa, eskime varsa bunu aşmamız lazım. Biz çok şükür, Rabbimin de yardımıyla hepsini aştık. Vatandaşımızın genel olarak teveccühüyle yaptık. Tabi bazı bozuk seslerde oluyor olmuyor değil. Onlara da gerekli cevapları en uygun dille verdik. On yıllık süre içerisinde kanalizasyonumuzu, içme suyumuzu hallettik.

Üzerine ek olarak şu anda teknolojinin en son versiyonları mobese sisteminden de bahsedeyim. Şuhut’ta şu anda faaliyette. Yüzelli beş kameramız var yirmi üç ayrı ayrı noktada Şuhut’umuz an be an gözetim altında.

Sayın Başkan peki meydan çalışması tamamen bitti diyebilir miyiz?

Evet, diyebiliriz. Meydanı da oluşturduk orada yol genişletme çalışması da yapıldı. Meydan ile beraber açtık. Orada daha önce küçük bir yeşil alanımız vardı. Oradaki ağaçlarımız büyürken kökleri yüzeyde çeşitli sıkıntılara neden oluyordu. Ayrıca geçen yıl veya önceki yılda iki tane çalışan arkadaşımızın üzerine fırtınalar sırasında ağaçlar devrildi. Buradaki ağaçlar da aynı şekilde yana yatmaya başlamıştı. Evet, biz günlerce belki şurada on yıl süresince binlerce ağaç diktik. Ancak burada üç dört tane sorunlu ağacımız vardı bunları da aldık başka yere diktik. Yani kesilmedi başka yere dikildi. Zaman zaman eleştiriler oldu ağaçlarla alakalı ancak biz o ağaçları uygun yere aldık taşıdık, kesilmedi. Ufak bir çim alanımız da vardı. Önce iyileştirmeyi denedik. Bir türlü sağlıklı hale getiremedik. Çünkü insanlar üzerinden geçiyor sokak köpekleri üzerinde yatıyordu ve çim zarar görüyordu. Meydana da ihtiyacımız vardı, yolun genişlemesine ihtiyacımız vardı. Biz bu şekilde Allah'a şükür hem Meydan hem yolu genişlettik. Şuhut’umuzun bir meydanı oldu. Her türlü sanatsal-kültürel faaliyet, siyasi faaliyet, toplantılarımızı ihtiyaç olduğunda yapabilecek şekilde bir alanı Şuhut’umuza kazandırmış olduk.

Geçen dönemin başında vaat ettiğiniz projelerin neredeyse tamamı çok hızlı bir şekilde bitti ya da şu an bitme aşamasında hem bu projelerle ilgili hem de gelecek projelerle alakalı neler söylemek istersiniz?

TOKİ 1. Etap’ta 102 konutumuz TOKİ 2. Etap’ta 412 konutumuz teslim edildi şu anda. Hemen hemen yüzde yetmiş yüzde seksen doluluk oranı var. Hak sahipleri belli ancak vatandaşımız dışarıda oturuyor, gelmiyor. Kışın Antalya'da yazın buraya geliyor yani yazlık olarak kullanıyor vatandaşımız. Yani şu anda 2. etapta tamamlandı. Modern mezbaha tamamlandı 2017 yılından itibaren faaliyetine başladı.

2014 yılında altmış ayda altmış proje diye yola çıktık ve şu anda elliden fazla projemiz tamamlandı, teslim edildi ve sürüyor. Mesela doğalgaz. Doğalgaz meselesine kısaca değineyim zamanınız ölçüsünde. Doğalgazla ilgili 2013 yılından beri süren çalışmalarımız var. 2013 yılında ilk defa hükümetimiz bir karar aldı. Dedi ki “İlçe merkez nüfusu on binden fazla olan ilçelerde elektrik abone sayısının yüzde altmışından fazlası abonelik bedelini ön ödemeli bir şekilde banka hesaplarına yatırırsa biz o ilçeye, o merkeze doğalgaz götüreceğiz. Doğalgaz çok güzel bir nimettir. Çok güzel bir imkân ve çalışmaydı o dönemde. Biz de o karardan sonra çalışma içerisine, gayret içerisine girdik ancak vatandaşlarımızı ikna edemedik. “Gelin” dedik “Bakın doğalgaz büyük bir nimet, asrın nimeti; yatıralım dört yüz lira. Evinize alırsınız almazsınız bu bir memleket meselesi.” Hakikaten o dönemde doğalgaz bir memleket meselesi idi. Yatıralım, hepimiz fedakarlık yapalım diye düşündük. Ayda bir paket sigaraya dört yüz lira veren bir insanoğlu dört yüz lirayı pekâlâ çok rahat verebilir. Ancak Allah razı olsun abonelik parasını yatıran vatandaşlarımız da oldu. Onlara şükranlarımı sunuyorum, teşekkür ediyorum.

Bunun haricinde bir muhalefette oluştu. Artık art niyetli iyi niyetli bilemem, günahı vebali kendi boyunlarına ait. “Eh işte getirsinler yatırırız. Ne gereği varmış.” Bu şekilde bir ikna yoluna değil de caydırma yoluna gitti bazıları bu süreçte. Sonuçta biz bin beş yüz aboneliği sağlayamadık. Normalde Şuhut'ta on yedi bin elektrik abonesi var görünüyordu. Bunun yüzde altmışı da sekiz dokuz bin ediyordu. TEDAŞ İl Müdürümüz sağolsun, onunla beraber gide gele bu işi çözmek için uğraştık ve rakamı bin beş yüze kadar düşürdük.

Vatandaşlarımızın çoğu karar verildiğinde doğal gaz hemen gelecek diye düşünüyor. Ama öyle değil. Belirli kriterler, aşılması gereken sorunlar var. Yani bunun arkasında emek var, takip var. Doğalgaz ciddi ve çok büyük bir nimet. Hatırladığım kadarıyla ana hat Çay-Afyon tarafından geliyor bize daha sonra Şuhut, Taşören ve Sandıklı’ya geçiyor. Elli beş kilometre ana hattımız; kilometresi bir milyon dolar ana hat ise elli beş milyon dolar tutuyor. Ayrıca şebeke dağıtımı şehir içi dağıtımı da var. Şehir içi şebekesinin de şu anda yaklaşık dağıtımı yüzde elli altmış oranında ilçemizde tamamlandı. Çok şükür, 4000-4500 abonelik alınılabilecek durumda. İsterse 4500 abone doğal gaz alıp kullanabilecek şekilde şu an. Bu ilçenin yüzde altmışına tekabül eden bir rakam. Altmış kilometre hat çekildi bu süreçte. Onun haricinde tabii olarak vatandaşımız görmeye başladı faydasını, nimetlerini. Hesaplandığında kömürden daha maliyeti düşük olduğunu gördü. Bende kullandım bu sene doğalgaz. Kömüre nazaran bin liralık aylık kömür gideri oluyorsa şu anda altı yüz liralık bir gider oluşuyor. Bunun içerisinde banyo, ocak ve ısınma dahil. Evet bu da büyük bir nimet.

Memlekette çok işler yapıldı, yapmak bize de nasip oldu. Sadece başka hiçbir hizmet yapılmasa bile doğalgaz gelmiş olsa sadece; sıfırdan bu bile çok önemli. Sıfırdan gelen bir yatırımdır bu. Çok şükür, Rabbim bunu bize de nasip etti. Bu bile bize yeter inşallah. Bunun haricinde bozulan yollarımız vardı. En son bu yıl içerisinde yine bahsettim beş yüz bin metrekarelik yol ve asfalt çalışması yaptık. Bunun şu anki rakamlarının rayiç bedeli on beş ile on yedi trilyon arasındadır.

Anladığımız kadarıyla sizlerin gayretleriyle Şuhut’un altyapısı gelecek on yıllara hazır. Peki Sayın Başkan geleceğe dair sosyal, kültürel ve üst yapı projeleriniz var mı?

Tabii ki altyapı hizmet belediyeciliği noktasında on yıllık dönemde biz birçok alt yapı ve üst yapı işlerimizi bitirdik. Bundan sonra artık Allah'tan bir mani olmaz ve engel olmazsa, olağanüstü durum olmazsa; biz Şuhut’umuzun alt yapı yönünden on yıllık, yirmi yıllık, otuz yıllık geleceğini kurtardık. Bundan sonra bizim yapacağımız daha gözle görülür daha insanlarımızın birebir yaşayabileceği ve hissedebileceği yatırımlarıdır. Bunlar üst yapı ve Sosyal yatırımlardır. Tabii bu dönemde seçim kampanyamızın özünde ise Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın yayınladığı manifesto var. Bu manifestomuzda “Gönül Belediyeciliği” ana ekseninde şekillendi. Gönül belediyeciliği başlığı altında daha ziyade sosyal ve kültürel işlere ağırlık vereceğiz inşallah. Tabi bütçemizi de çok fazla yormadan ve tasarruf önlemleri çerçevesinde gerçekleştireceğiz bu yatırımları. Zaten biz de tasarrufla devam etmiş, işlerimizi üretmiş bir belediyeyiz. Önümüzdeki dönemde de biraz daha fazla bu tasarruf kurallarına riayet edeceğiz inşallah. Genelde projelerimiz o şekilde olacak. Biz başta “Millet Bahçesi” gibi parklar, yeşil alanlar, oyun alanları, kültürel ve sosyal işlere bu dönemde daha fazla ağırlık vermek suretiyle halkımıza hizmet etmeyi arzu ediyoruz. Allah, nasip ederse gelecek dönemi kazanıp bu şekilde geçirmeyi planlıyoruz.

Sayın Başkan, bu on yılda sizi en çok yoran ve en çok mutlu eden durumlar, olaylar ve projeler nelerdir?

Biraz önce de belki kısmi olarak girmiştik aslında “Altyapı”dır diyebilirim. Belediyeyi, Belediye Başkanını, personelini en çok yoran yatırımlar alt yapı yatırımlarıdır. Biraz öncede bahsettiğim üzere çok zor ve nesiller boyu etkisi süren yatırımlardır altyapı yatırımları. Hem zorlayan hem de mutlu eden altyapı yatırımlarıdır benim açımdan. Nedir bunlar peki? Doğalgazdır, içme suyudur, kanalizasyondur ve yağmur suyu tahliye sistemleridir. Bunlar evet vatandaşımıza olağanüstü konfor sağlıyor ve bu bunun için önemli. Belediyeciliğin özünde esasında bu var zaten. Altyapıyı yaptıktan sonra zaten mutluluk orada. Çok şükür şu caddeye bakmak ve üzerinde yürümek bana ayrı bir mutluluk ve gurur veriyor. En zor olan ve insanı en çok mutlu eden yatırımlar bunlar.

Peki Sayın Başkan, diğer adaylar hakkında düşünceleriniz neler?

Diğer aday arkadaşlarımızın her birisi bizim saygı duyduğumuz insanlar. Kişiliğine ve kimliğe önem verdiğimiz arkadaşlarımız, kardeşlerimiz. Allah, onlara da yol açıklığı versin; işlerini rast getirsin. Bizim o arkadaşlardan farkımız on yıllık bir belediye ve devlet tecrübesine sahip olmamızdır. Hem bilgi birikimimiz hem tahsil hayatımız o şekilde. Biz onlardan bir adım öndeyiz. Bunlar avantajımız, dezavantajımız ise şu şekilde açıklayayım. On yıllık süre içerisinde vatandaşlarımızın işlerini görmenin gayreti içerisinde olduk. Gelen bütün talepleri önyargı ile değil şartsız koşulsuz biçimde kimliği, kişiliği, siyasi görüşü ne olursa olsun, isterse benim şahsi garezim yoktur ancak bana karşı oluşmuş düşünceler olabilir ama biz bunların hiçbirine takılmadan en hızlı şekilde görülmesi gereken işi görmüşüzdür. Onun haricinde belki bir talebi olmuştur vatandaşımızın ancak kanunen uygun olmadığı ve ya bütçe imkanları el vermediği için çözülememiştir problemleri. İşte belki tam bu sebepten ötürü bir yıpranmışlık payı vardır. Bunun dışında bir dezavantajımızın olduğunu düşünmüyorum.

Eklemek ve söylemek istediğiniz başka bir şey var mı?

31 Mart 2019 seçimleri hem ilçemiz hem de ülkemiz için çok önemli çok kritik bir seçim. Aslında Türkiye'de her seçim kritiktir. Bu şekilde bu dönemde de 31 Mart 2019 seçimlerinden hayırlısıyla, memleketimiz milletimiz için en hayırlı şekli ile sonuçlanmasını ben Cenabı Allah’tan niyaz ediyorum. Ayrıca bütün hemşerimiz başta olmak üzere bütün halkımıza en kalbi selam ve hürmetlerimi arz ediyorum. Allah, yar ve yardımcımız olsun.